Meme, memeyi destekleyen bağ dokusu süt üreten süt bezleri ve sütü, meme başına taşıyan süt kanallarından oluşur. Kişiden kişiye farklılık gösteren meme boyutu ve biçimi meme hastalıkları açısından belirti teşkil etmez. Adet döneminde memede meydana gelen ağrı büyüme hassasiyet vb. sıkıntılar da meme hastalıkları acısından herhangi bir risk veya belirti değildir.
Belirtileri Nelerdir?
Memede meydana gelen sertlik, çukurlaşma, meme başının içe doğru gitmesi, meme ucundan sıvı gelmesi, ısı artışı, kızarıklık, yara oluşumu, memede sonradan meydana gelen ve aşırı olan asimetri.
Meme Kanserini Oluşumu Nasıldır?
Kanser hepimizin bildiği gibi hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla gerçekleşir. Memede ise durum süt bezleri ve süt kanalları içerisindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıdır.
Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte biyolojik, genetik ve çevresel faktörler meme hücrelerinin değişimine sebep olabilmektedir.
Memede Kaç Farklı Kitle Olabilir?
Memede, kist dediğimiz içi sıvı dolu olan kesecik ve solid kitle denilen içi hücre dolu kitle olabilir solid kitleler içinde hücre barındırdığı için kanser olma riski daha fazladır.
Erken Tanı Evresi Nedir?
Erken tanı evresi çoğalan hücrelerin süt kanalı dışına taşmadığı evredir. Bu safhada tespit edilen kanser sadece o bölgenin çıkartılmasıyla memeyi almadan tedavi edilebiliyor. Erken teşhiste %98 kurtulma şansı vardır. Erken teşhise bizi götürecek şey ise her ay düzenli olarak yapılacak kendi kendine meme muayenesidir. (KKMM bir sonraki makale)
Risk Faktörleri
Meme kanseri çoğunlukla 50 yaş üstü kadınlarda görülse de son yıllarda yaş aralığı gittikçe düşmekte ve genç yaşlarda görülmektedir. Ne yazık ki kadın olmak bizi bu hastalık açısından riske sokan en büyük etkendir, çünkü bizi kadın yapan östrojen hormonumuz hücre yenileyici etkileye sahiptir sahip olduğumuz bu hormon sayesinde meme kanseri açısından risk altındayız.
Yaşlanmak
50 yaş üstünde bir kadının meme kanserine yakalanma riski 50 yaş altındaki bir kadına göre 4 kat daha fazladır bu nedenle 40 yaşını geçen her kadına mutlaka yılda 1 kez hekime başvurması ve mamografi çektirmesi öneriliyor.
Ailede Meme Kanseri
Eğer ailenizde 1 derece akrabalarınızda yani anne, abla, evlat, kız kardeşte meme kanseri öyküsü varsa sizin de riskiniz artmaktadır.
Doğurganlık Çağı Süresi
Doğurganlık çağı ergenlikte adet görmeyle başlayıp menopoza kadar devam eden bir evredir. Erken yaşta adet görmeye başlayıp geç yaşta menopoza girerseniz doğurganlık çağı süresiniz uzamış vücudunuz östrojen hormonuna maruz kalma süreci de uzamıştır. Bu da meme kanseri riskini arttıran bir faktördür.
Doğurganlık Öyküsü
İlk canlı doğumun yapıldığı yaşta önem arz etmektedir. Ergenlik döneminde gelişmeye başlayan meme hücreleri gelişimini gebelik tamamlanıp ilk çocuğunuzu doğurduğunuz zaman tamamlanıyor aksi halde ergenlikte gelişmeye başlayan hücreler ilk doğum olmadıkça ya da olana kadar gelişimini tamamlayamamış ve kanser yapan dış etkenlere karşı açık hale gelmişlerdir. İlk canlı doğumunu 30 yaşından sonra yapan kadınlarda meme kanseri görülme oranı 30 yaşından önce doğuranlara oranla 2 kat daha fazladır.
Menopozda Hormon Kullanımı
Menopoz döneminde çeşitli psikolojik ve fiziksel yakınmalardan dolayı uzun süre östrojen tedavisi gören kadınlarda meme kanseri riski artmaktadır.
Menopozda Kilolu Olmak
Hemen her hastalıkta başı çeken fazla kilo meme kanserinde de yerini almış durumda yağ dokusu östrojen hormonu ürettiği için kilolu kadınlarda östrojen miktarı artmaktadır bu da meme kanseri riskini arttırmaktadır.
Beslenme Şekli
Her gün alınan alkol, sigara kullanımı riski arttıran önemli faktörler başında gelmekte, menopoz sonrası kilo almak, fastfood tarzı fazla kalorili beslenme şekli, hareketsiz yaşam riski arttıran diğer faktörlerdir.
Gelin Riskleri En Az İndirelim
Fazla kilolardan kurtulalım.
Alkol ve sigardan uzak duralım.
Sebze ve meyve ye beslenmemizde fazlaca yer verelim.
Hareketli yaşam edinelim yürüyüş yapalım haftada 3 kez 30 dakika yürüyüş bile yeterli.
Bunlar bizim irademizde ve kontrolümüzde olan şeyler bu önlemlerle meme kanseri riskimizi %30 %40 oranında azaltabiliriz.
Unutmayın yaşamak zorunda olduğumuz tek yer bedenimiz ona iyi bakalım.
