Bugün yeni yıl ile yazdığım yazıyı okuduysanız (okumadıysanız, buradan okuyabilirsiniz), kendinizde bir değişim yaratma isteği oluştuysa bu yazı yol yöntemden ziyade bir yaklaşım ile bunu nasıl ortaya çıkaracağınız üzerinedir.
Bana o kadar çok mail ve mesaj geliyor ki size anlatamam. Her mesaj ayrı inançları, hayalleri ve beklentileri içeriyor. Her birine tek bir reçete vermekten kaçınıyorum. Hayatın doğası gereği (karmaşıklıktan dolayı) bunu yapmanın zaten doğru olmadığını düşünüyorum.
Çoğu insanda olduğu gibi çoğu hemşire kendini tanımıyor veya tanımakta zorluk çekiyor. Lisansta aldığım Kendini Tanıma adlı bir ders vardı. Bende belirli bir ufuk açmış olmasıyla beraber daha farklı aydınlanma yaşamamı sağlayabilirdi. Tabi o günlerde öyle bir dersi müfredata koymanın değerli olduğunu ifade etmeliyim.
Kendinizi tanıyamayan insanın hayatta başarılı bir birey olması beklenemez. Olanı da daha görmedim. Bu nedenle kendinizi tanımak bu konuda önemlidir. Kendinizi tanıma süreci ise zorlu bir süreçtir. Yani bir kaç günde kendinizi tanıyamazsınız.
Kendini tanıyamayan kişiler kendilerini dönüştüremezler. Çünkü kendini tanımak bir nevi kişisel iç görü gibidir. Onu tekrar elde etmeniz gerekmektedir.
Yine Aristotales bize yüzyıllar öncesinden bu konuda da yol göstermiş. Ortaya Aktüel – Potansiyel kavramlarını atmış.
Bu kavramları bir insanın kendini dönüştürmesi bağlamında düşüneceğiz. Fakat aktüel – potansiyel kavramlarını anlamak amaçlı bir metafor kullanacağım. Umarım yanlış anlaşılmaz.
Aşağıda bir tane kütük görüyorsunuz.
Sizce bu kütükten neler elde edilebilir?
Bu soru ile hayal edebilecekleriniz sizin kullandığınız kelime dağarcığınız kadar olacaktır. Hatta herkesle aynı eğitimi aldığınız ve aynı şeyleri yaptığınız için büyük çoğunluğunuzun hayal ettiklerinizi söylediğinizi göreceksiniz.
Basit bir şekilde bir kütükten neler yapıldığını yukarıda yazdım. Tabi bunlar onlarca katı artırılabilir. Burada bakmamız gereken önemli nokta aktüel – potansiyel kelimelerinin tam anlamıyla neyi ifade ettiğidir.
Birileri önce bunun tahta bir kütük olduğunu söyleyecektir. O şeyin şimdiki zamanda bizim gördüğümüz haline aktüel hali diyebiliriz.
Potansiyel olan ise ilginçtir. Var olan ile var olmayan arasındaki bir bölgede yer alır.
Mesela kütüğe bakarak bir tane tabure gördüm diyelim. Potansiyel olarak bu kütük bir tabure olabilir dedim. Bu ise kütüğün potansiyelidir. Yani gelecek zamanda olacağı, dönüşeceği şeydir.
Burada Platon ve Hegel’in düşünme şekilllerini kullanarak o kütükten neler yapılabileceği üzerine düşünebiliriz. Platon daha fazla girişimci bir yaklaşıma sahip. Çünkü girişimci elindeki imkanlarla belirli bir süre içerisinde elindekinden daha değerli bir şeyler yapmak üzere yoğunlaşan kişidir. Bunun için düşüncesel olarak kendini sınırlandırması gerekir. Buradan çıkarılacak sonuç ise bir hemşirenin kendi kariyer planında onu da yapayım bunu da yapayım, hem şu olayım hem bu demesi doğru bir yaklaşım değil. Sonuçta hayatımız sınırlı ortaya yani eyleme dökülmüş bir yapı ortaya çıkarmamız lazım. Burada Platon gibi düşünebiliriz.
Hegel ise biraz bu konuda daha serbest düşünen bir düşünür. Hegel genellikle düşünceyi açma ve ideale ulaşmaya vurgu yapar. Bu yüzden çoğu zaman kariyer planlama yaparken belirli bir aşamaya kadar kullanılabilir bir düşünce sistemidir. Fakat aşılma düzeyinde uzun süre takılıp kalmamak gerekir. Bu tarz düşünen bir hemşire kendisi ile ilgili çok fazla kariyer alternatifi ortaya koyacaktır. Çoğu zaman ise birine odaklanamadığı için hepsini eksik ve yarım yaparak hüsrana uğrama durumunu artıracaktır.
Ben bu iki düşünce sisteminin beraber kullanılması gerektiği düşüncesindeyim. Nerede Platon ve nerede Hegel gibi düşüneceğiz bunun kararını iyi vermeliyiz.
Şunu unutmamak gerekir ki hiç bir şey yapamıyorsanız binlerce yıl otursanız bile bir şey değişmeyecektir. Yani o kütükten tabure elde edemeyeceksin. En iyi tabureyi hayal etmek yetmez. Bu konuda pragmatik bir yaklaşımınız olması gerekir. Yani potansiyel var, eylem yoksa YOKtur. Eylem tam bu iki yapı yani aktüel arasında bir yerdedir.
Hemşireler İçin Evde Limonata Hazırlama Rehberi – İroni İçerir
Kendinizi tanıyarak şuan var olan AKTÜELinizi ortaya koymanız ve sonrasında ise kendi özelliklerinize dayanan ve elinizdeki imkanlar dahilinde yapabileceğiniz POTANSİYELLERİnizi daha önceki yazımda İYİ MANTIK ŞEMASI ile hayatınıza uygulamanız gerekmektedir.
Ayrıca bu yaklaşımları benimsemeniz için çok fazla kullanmanız gerekir. Çünkü beyin de kas gibidir. Ne kadar kullanırsanız ona uygun bir kaslar gelişir. 🙂
Aklıma gelmişken kendini yontan adam gibi kendinizi yapılandırmanız gerekmektedir.
Kendinizden yeni bir BEN çıkarmanız ve onu sürekli geliştirmeniz gerekir. Şunu da unutmayalım Carl Roger’ın ON BECOMİNG PERSON yani olmakta olan insan ve Abraham Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisinde belirttiği son aşamaya yani kendini gerçekleştirme çok az kişiye nasip olur. 🙂
En önemli şey ise bu bir yolculuktur. Ulaşamasanızda yolunda ölmüş olursunuz. O süreç zaten sizi bir yerlere getirir ve mutlu eder.
Sevgilerimle.