Hasta kontrollü ağrı cihazlarının amacı hastaya verilen bir buton aracılığıyla hastanın kendi ağrı kesicisini kendi kendine, ağrısı tam başlamadan uygulamasını sağlamaktır.
Bu cihazlar ile hasta kendi ağrısını kendi kontrol edebilmektedir.
Cihazlar anestezi uzmanları tarafından programlanarak güvenli şekilde hedeflenen doz skalaları arasında ayarlanmaktadır.
Günümüzde hemen hemen tüm postoperatif dönemdeki hastalara uygulanan bu yöntem ameliyattan ilk çıktığı gün ve gecenin çok rahat geçmesini sağlamaktadır.
Fakat bir çok klinikte hastanın taburculuğunun yapılacağı güne kadar HKA cihazı kesintisiz olarak hasta isteği ve doktor onayıyla uygulanmaktadır. Bu evre hastanın post op dönemde ağrı olgusunun farklılaşmasına HKA cihazından dolayı yatağa bağımlılığının artmasına ve cihaz çıkartıldıktan sonra dayanılmayacak kadar büyük ağrı tariflemelerine sebep olduğu gözlenmektedir.
Aslında HKA cihazları ameliyat sonrası en ağrılı evrenin rahat geçmesini sağlamak ağrıyı en aza indirerek aktif olmayı sağlamak amacıyla uygulanmaktadır.
Genelde karşılaşılan soru şu olmaktadır;
Peki bu cihaz çıkarıldıktan sonra evde ne yapacağım?
HKA cihazları ile en ağrılı evreyi atlattıktan sonra opoid ve narkotik olmayan analjeziklerle devam edilerek taburculuk evresine hazırlık yapılmalıdır.
HKA cihazının zamanında çıkarıldığı hastalara, taburculuk evresine hazırlık yapılması gerektiği anlatılmalıdır. Hastalara cihaz çıkarılarak ,evde cihaz olmadan ağrı kontrolünü nasıl sağlıyacağı ve kullanacağı tablet analjeziklerin yardımcı olacağı anlatılmalıdır.
Gözlem yaptığım hastalar iki çeşit hasta grubudur;
Birincisi; HKA cihazı zamanında çıkarılarak taburculuk evresine hazırlık yapılan, hastaların evdeki iyileşme süreçlerini daha rahat ve ağrısız geçirdiğini söyleyen hasta grubudur
İkincisi ise HKA cihazını taburculuk evresine kadar kullanan, taburculuk hazırlığı yapılamayan hastaların iyileşme süreçlerini daha ağrılı ve zor geçirdiği söyleyen hasta grubudur.
Sonuç olarak HKA cihazları zamanında hastadan ayrılarak hastalar taburculuk evrelerine hazırlanmalıdırlar ve bu sürecin bilgilendirilmesi hastalara açık olarak yapılmalıdır.
Böylelikle hastaların hastanedeki yatış sürelerini daha aktif geçirmelerini ve iyileşme süreçlerindeki ağrılarını da daha da aza indirgemiş oluruz.
